Açıklanan alternatifli destek paketleri ile konut ihtiyacı olanların faiz yükünü azaltarak, maliyetlerden dolayı değer artışı yaşayan konut fiyatlarına erişimini kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda başta döviz ve altın olmak üzere makroekonomi üzerinde baskı yaratan stabil yatırımların reel ekonomiye kazandırılmasını da önemli bir hamle olarak görüyoruz. Özellikle birinci el konutlara sağlanan desteği, konut üreticilerinin taleplerinin de dikkate alındığı yönünde somut bir hamle olarak değerlendiriyoruz.

Diğer taraftan sektör; birçok oyuncusunun şartlardan dolayı çekildiği bu dönemde alınan bu radikal kararlar ile tekrar canlanacaktır diye umuyoruz. Küçük ve orta ölçekli konut üreticilerinin, hammadde fiyatları sabit olduğu sürece, ihtiyaç duyulan konut arzına katkı sağlayabilmek için metrekare birim fiyatlarını sabitlemeye her zaman hazır olduğunun altını çizmek isteriz.

Nitekim bürokratik kanalların devreye girmesi, finansman desteği ile ateşlenen kıvılcımın meşaleye dönüştüreceğinden eminiz. Diğer bir ifadeyle; açıklanan bu kararlardan, sektöre uzun yıllarını vermiş ancak son yıllardaki şartlardan dolayı mali yapısı bozulmuş firmaların da faydalanabilmesi adına gereken düzenlemelerin yapılacağını ümit ediyoruz. Sektörümüzde hizmet veren özel firmaların da TOKİ, Emlak Konut GYO, İller Bankası gibi kuruluşların faydalandıkları garantörlük limitleri, harç, vergi vs. gibi avantajlardan yararlanmasının riskli bina stokumuzun eritilmesinde büyük yarar sağlayacağının değerlendirilmesini de beklemekteyiz.

Derneğimiz İNDER’in dört sene evvel önerdiği lokasyon, nitelik, nicelik ve ucuz arsa girdisi ile oluşturulacak nüfusu 150-250 bin arası olan; çalışma, eğitim, sağlık, sosyal vs. imkanları kendine yetebilecek -devlet kontrolünde konutların değerleri rant uğruna artmayacak ancak kamuya yük getirmeden yaratılacak- ‘’Yaşanası Pilot Şehirler’’ projesini bu vesile ile bir kere daha anımsatmak istiyoruz.

Nazmi Durbakayım 

İNDER Yönetim Kurulu Başkanı