Sur Yapı, proje geliştirdiği bölgelerde çevre parsellerle anlaşarak kentsel dönüşümüne yöneldi. Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, “5 dönüm araziye değer katmakla, 30 dönüm araziye değer katmanın arasında fark var” diyor. Altan Elmas, kentsel dönüşüm alanlarında taleplerin aşırı yükselmemesi için de süre önerini getiriyor.

DORA Park, Ada Park, Mahalle İstanbul, Exen İstanbul ve Metrogarden gibi konut projelerinin üreticisi Sur Yapı, proje gerçekleştirdiği bölgelerin kentsel dönüşümüne yöneldi. 2012 yılında satışa çıkaracağı Güneşli ve Bayrampaşa projelerinin etrafındaki parsellerle anlaşma yoluna giderek, konut üretim alanlarını genişlettiklerini söyleyen Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, “5 dönüm araziye değer katmakla, 30 dönüm araziye değer katmanın arasında fark var” dedi. Altan Elmas, kentsel dönüşüm alanlarında taleplerin aşırı yükselmemesi için de süre önerisinde bulundu.

Güneşli projesi büyüyor

Sur Yapı’nın da proje yaptığı alanların dönüşümüne yöneldiğini ve projelerinin etrafındaki adalarda görüşmeler halinde olduklarını belirterek, şöyle konuştu: “Güneşli’deki ön talep toplamaya başladığımız projemizin çevresindeki parsellerle de görüşmeye başladık. İkinci parsel sahibiyle anlaştık. 5-6 tane parseli bir araya getirmek için 20 kişiyi ikna etmeye çalışıyoruz. Şu anda toplam 50 dönümlük bir alana ulaştık. İlk etapta 300 daire ve ticari alan olarak planladığımız projeyi, 500 daireye çıkaracağız ve ticari alanları da büyütme şansımız olacak. Güneşli’yi gelişim alanı olarak seçtik. Görüştüğümüz bir arsa daha var. Burada karma kullanımlı bir proje daha düşünüyoruz. Eğer anlaşırsak, bölgede toplamda 700-800 konut inşa etmiş olacağız.”

Bir bölgeye kentsel dönüşümle 8-10 markalı konut üreticisi girdiğinde değerinin yüzde 35-40 yukarı çıkacağını vurgulayan Elmas, şunları dile getirdi: “Fikirtepe’de de görüştüğümüz yerler var. Ancak orada hak sahiplerinin talepleri çok yüksek. Makul rakamlar istemiyorlar. Fikirtepe’de dönüşüm için 5 yıl ve yüzde 50 gibi bir oran verilseydi dönüşüm başlamış olurdu. Şimdi herkes nasıl daha çok kazanırım diye düşünüyor ve kimse ikna olmuyor. Ancak süre verilseydi ve bu sürenin sonunda değer kazancı yüzde 50’den yüzde 40’a sonraki yıllarda da yüzde 30 gibi rakamlara indirilseydi sıkıntı yaşanmazdı.”

Dönüşüm sinerji yaratıyor

Altan Elmas, “Kentsel dönüşüm yıkım şeklinde olmak zorunda değil. Çevreyi de ikna ederek, projelerin ölçeğini büyütmek de önemli” diyerek, şöyle devam etti: “5 dönüm araziye değer katmakla, 30 dönüm araziye değer katmanın arasında fark var. Projeler, çevreyi de geliştirdikçe bir çekim merkezi haline geliyor. Böyle olunca, diğer firmaların da bölgeye adım attığını görüyorsunuz. En az 5-10 bin konutluk dönüşüm alanı oluşuyor. Daha orta ölçekli projeleri etrafına çekiyor. Örneğin, Sancaktepe’de Adapark projemiz çevresine bir sinerji kattı. Şu anda orada irili ufaklı 20 konut projesi var. 10 bine yakın konut inşa ediliyor.” 

2 milyar dolarlık proje

Altan Elmas, 2012 yılının mart-nisan ayında çevre parsellerle birlikte Güneşli projelerinin başlayacağını belirterek, şu bilgileri verdi: “Bayrampaşa projemizde de sona geldik. Burada da çevre parsellerle anlaşma yoluna gittiğimiz için süre biraz uzadı. İzmir’deki engellerimiz kalktığı için baharda kazmayı vurmayı planlıyoruz. Yıl sonuna doğru da Beykoz’da bir projemiz olacak. Devam eden projelerimizi de ele aldığımızda 2012’de toplam 3 bin 300 konutlu 2 milyar dolar değere sahip projelerle yürüyeceğiz.”

Kentsel dönüşüm başlarsa sektöre ivme kazandırır

KENTSEL dönüşüm iyi bir ivme ile başlatılırsa 2012 yılında sektöre hareket getireceğini ifade eden Altan Elmas, şunları söyledi: “Kamu eliyle yapılacak, yıkılması zorunlu binaların dönüşümünden söz etmiyorum. Özel sektörün kendi yürüteceği dönüşümün de önünü açmak gerekiyor. Hak sahiplerinin tamamı yerine 3’te 2’sinin onayının yeterli olması gerekir. Bu şekilde üreticiler de parsel parsel dönüşümü başlatır.”

Kentsel dönüşüm başlarsa sektöre ivme kazandırır

İNŞAAT sektörüne büyük para kazanma hedefiyle birçok sektörden firmanın girmeye devam ettiğini kaydeden Altan Elmas, “İnşaatın bir maliyeti var ve bu maliyetler çok yaptığınız binaya göre çok farklı olabiliyor. Bayındırlık birim fiyatlarına cüzi bir fark koyarak maliyet hesabı yapıyorlar. Bu çok sağlıksız bir değerlendirme. Kendi sektörlerinde yakaladıkları başarıyı, inşaatta da yakalarım düşüncesiyle sektöre girişler oluyor. Ancak birden çok büyük ölçekli projelere başlıyorlar. Ben önce daha orta ölçekli işlerin yapılarak ardından büyük projelere geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Uygun fiyatlı konutlar üretiliyor ancak bu belli bölgelerde risk taşıyor. Kârsızlığı, riskleri açık hale getiriyor. Dolar kuru artıyor, faizler yükseliyor. İnşaat maliyetleri de tırmanıyor. Bu nedenle bu bölgelerde teslimat sorunu yaşanabilir.”

Satışlar geçen seneye göre daha iyi gidiyor

ALTAN Elmas, satışların bu yılın ekim-kasım ayında geçen yılın aynı dönemine göre daha iyi olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Sektörde pazarlama argümanlarını iyi kullanıyoruz. Ayrıca ekim ayında Van’da yaşanan deprem kararsız insanları dayanıklı yapılarda yaşamak için harekete geçirdi. Hem depremin bu etkisi hem de kampanyalar birbirini etkileyince, geçen yıla göre daha iyi bir ekim-kasım geçirdik. Piyasa çok kötü değil. Aralık’ta da iyi gideceğini düşünüyoruz. 2012’den de endişem yok. Sektörde bir gerileme yaşanacağını düşünmüyorum. Faiz artışı pazarları daraltacaktır ancak sektörün temel dinamikleri çok iyi.” 

Kaynak : Hürriyet